Humanity Protocol: 11 milyar dolarlık değerlemeden teknik tartışmalara
Humanity Protocol, Web3 kimlik tanıma alanında yeni bir yıldız proje olarak, avuç içi tanıma teknolojisini merkezine alarak "cadı saldırısı" sorununu çözebileceğini iddia ediyor. 2023 yılında kurulduğundan beri, bu proje hızla büyük bir sermaye ilgisi çekti ve üç finansman turunu tamamlayarak toplamda 50 milyon doların üzerinde bir miktar topladı, değerlemesi bir ara 1.1 milyar dolara kadar yükseldi.
Ancak, projenin hızlı gelişimi ile birlikte bir dizi tartışma da ortaya çıktı. Bazı internet kullanıcıları, Humanity Protocol'ün "yerli bir proje kılıfı" olabileceğini iddia etti ve uygulamanın kodunda Shenzhen'deki bir erişim kontrolü üreticisine ait fotoğrafların bulunduğu ortaya çıktı. Daha da fazlası, projenin arkasında, kimlik doğrulama sistemleri dış kaynak hizmeti sunan Şanghay merkezli bir şirketin olabileceği belirtiliyor. Bu eleştiriler, Humanity Protocol'ün öne sürdüğü "teknolojik yenilik" anlayışına doğrudan atıfta bulunuyor.
Proje kurucusu Terence Kwok, ilgili şirketin erken dönem bir ortak olduğunu ve ilgili materyallerin "tarihi kalıntılar" olduğunu belirterek buna yanıt verdi. Ancak bu açıklama topluluğun endişelerini yatıştırmadı. Aslında, test ağı aşamasında Humanity, güvenlik sorunları nedeniyle ciddi şekilde sorgulanmıştı ve güvenlik uzmanları, ciddi özel anahtar depolama tehlikeleri olduğunu belirtmişti.
Kurucu Kwok'un özgeçmişi de dikkat çekti. Bildirildiğine göre, kendisinin kurduğu akıllı telefon şirketi Tink Labs, agresif genişleme nedeniyle zor durumda kalmış ve sonuç olarak 170 milyon dolarlık yatırımını tüketmiştir. Bu deneyim, Humanity Protocol'un geleceği konusunda endişelere yol açıyor.
Son günlerde, Humanity Protocol'ün başlattığı ilk "İnsanlık Kanıtı" airdrop etkinliği, toplulukta büyük bir hoşnutsuzluk yarattı. Uzun süre projeyi destekleyen birçok kullanıcı, bekledikleri airdrop'u almadıklarını keşfetti; oysa hiçbir katkısı olmayan bazı adresler büyük miktarda token aldı. Bu olay, topluluğun projeye olan güvenini daha da sarstı.
Çeşitli eleştirilerle karşılaşan Humanity Protocol ekibi, ilgili sorunları ciddiyetle ele aldıklarını belirtti. Ancak, giderek daha fazla tartışma su yüzüne çıktıkça, bir zamanlar Web3 kimlik tanıma alanında bir yıldız olarak görülen bu projenin gelecekteki gelişim yolu giderek daha belirsiz hale geliyor.
İnsanlık Protokolü, sermayenin talebi ve teknolojik tartışmaların ortasında büyük vizyonunu gerçekten gerçekleştirebilir mi yoksa başka bir sermaye balonunun kurbanı mı olacak, bu sorunun cevabı belki de yakında açığa çıkacak.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
21 Likes
Reward
21
8
Share
Comment
0/400
PerpetualLonger
· 07-13 05:33
dipten satın alıp tuzağa mı düştüm? Hala çok temkinliyim.
Humanity Protocol: 11 milyar dolar değerinin arkasındaki teknolojik şüpheler ve Güven Krizi
Humanity Protocol: 11 milyar dolarlık değerlemeden teknik tartışmalara
Humanity Protocol, Web3 kimlik tanıma alanında yeni bir yıldız proje olarak, avuç içi tanıma teknolojisini merkezine alarak "cadı saldırısı" sorununu çözebileceğini iddia ediyor. 2023 yılında kurulduğundan beri, bu proje hızla büyük bir sermaye ilgisi çekti ve üç finansman turunu tamamlayarak toplamda 50 milyon doların üzerinde bir miktar topladı, değerlemesi bir ara 1.1 milyar dolara kadar yükseldi.
Ancak, projenin hızlı gelişimi ile birlikte bir dizi tartışma da ortaya çıktı. Bazı internet kullanıcıları, Humanity Protocol'ün "yerli bir proje kılıfı" olabileceğini iddia etti ve uygulamanın kodunda Shenzhen'deki bir erişim kontrolü üreticisine ait fotoğrafların bulunduğu ortaya çıktı. Daha da fazlası, projenin arkasında, kimlik doğrulama sistemleri dış kaynak hizmeti sunan Şanghay merkezli bir şirketin olabileceği belirtiliyor. Bu eleştiriler, Humanity Protocol'ün öne sürdüğü "teknolojik yenilik" anlayışına doğrudan atıfta bulunuyor.
Proje kurucusu Terence Kwok, ilgili şirketin erken dönem bir ortak olduğunu ve ilgili materyallerin "tarihi kalıntılar" olduğunu belirterek buna yanıt verdi. Ancak bu açıklama topluluğun endişelerini yatıştırmadı. Aslında, test ağı aşamasında Humanity, güvenlik sorunları nedeniyle ciddi şekilde sorgulanmıştı ve güvenlik uzmanları, ciddi özel anahtar depolama tehlikeleri olduğunu belirtmişti.
Kurucu Kwok'un özgeçmişi de dikkat çekti. Bildirildiğine göre, kendisinin kurduğu akıllı telefon şirketi Tink Labs, agresif genişleme nedeniyle zor durumda kalmış ve sonuç olarak 170 milyon dolarlık yatırımını tüketmiştir. Bu deneyim, Humanity Protocol'un geleceği konusunda endişelere yol açıyor.
Son günlerde, Humanity Protocol'ün başlattığı ilk "İnsanlık Kanıtı" airdrop etkinliği, toplulukta büyük bir hoşnutsuzluk yarattı. Uzun süre projeyi destekleyen birçok kullanıcı, bekledikleri airdrop'u almadıklarını keşfetti; oysa hiçbir katkısı olmayan bazı adresler büyük miktarda token aldı. Bu olay, topluluğun projeye olan güvenini daha da sarstı.
Çeşitli eleştirilerle karşılaşan Humanity Protocol ekibi, ilgili sorunları ciddiyetle ele aldıklarını belirtti. Ancak, giderek daha fazla tartışma su yüzüne çıktıkça, bir zamanlar Web3 kimlik tanıma alanında bir yıldız olarak görülen bu projenin gelecekteki gelişim yolu giderek daha belirsiz hale geliyor.
İnsanlık Protokolü, sermayenin talebi ve teknolojik tartışmaların ortasında büyük vizyonunu gerçekten gerçekleştirebilir mi yoksa başka bir sermaye balonunun kurbanı mı olacak, bu sorunun cevabı belki de yakında açığa çıkacak.